AGNODICE:
TARİHİN İLK KADIN
JİNEKOLOJİ UZMANI
MÖ 4. yüzyılda Atina’da yaşamış olan Agnodice, ilk kadın jinekolog olarak neticede adını tarihe altın harflerle yazdırmış bir kahramandır.
Onun hayatı ve mücadelesi, nihayetinde kadınların yaşamın her alanında ne kadar büyük engellerle karşılaştığını gösteren bir ışık gibidir.
Şimdi gelin, bu cesur ve güçlü kadının ilham verici hikayesine birlikte göz atalım.
Agnodice: Cesaret ve Bilginin Öncüsü
Bugün sizleri, tarihte cesareti ve bilgeliğiyle öne çıkan unutulmaz bir kadın figürü olan Agnodice ile tanıştırmak istiyorum.
MÖ 4. yüzyılda Atina’da yaşamış olan Agnodice, halihazırda ilk kadın jinekolog olarak neticede adını tarihe altın harflerle yazdırmış bir kahraman…
Onun hayatı ve mücadelesi, nihayetinde kadınların hayatın her alanında ne kadar büyük engellerle karşılaştığını gösteren bir ışık gibidir.
Antik Yunan’da tıpkı döneminin diğer medeniyetlerinde olduğu gibi kadınlar hayatın her alanında açık bir şekilde geri plandaydı.
Kadının ana ve yegâne sorumluluğunun ilk olarak erkeğine hizmet etmek ve ardından da soyun devamını sağlamak olduğu bir anlayışın hâkim olduğu bir devirde aksini beklemek de pek gerçekti olmazdı zaten.
Doğal olarak kadınların eğitim alması ve okula gitmesi düşünülemezdi.
Atinalı iyi bir aileden gelen Agnodice ise hekim olmayı kafasına koymuş cesur bir karakter olarak karşımıza çıkıyor…
İskenderiye o dönem ilimin ve bilimin beşiği idi;
Hayallerinin peşinden koşma konusunda çok kararlı olan Agnodice de İskenderiye’de tıp eğitimi almak için saçlarını kestirmeye ve erkek kılığına girmeye karar verir.
Sonuç olarak,
Aşk ile yapılan her şeyde mükemmellik kaçınılmaz olduğu gibi Agnodice olağanüstü hekimlik yeteneği ile dikkatleri üzerine çekmeyi başarmıştı.
Onun tutkusu ve bilgeliği, öğrenci arkadaşları ve öğretmenleri tarafından da takdir ediliyordu.
Ancak Atina’ya döndüğünde, mesleğini icra edemez.
Çünkü,
O dönemde kadınlar toplumda ikinci sınıf vatandaşlardı.
Ve,
Buna bağlı olarak kadınların hekimlik yapması yasaktır.
Agnodice, bu adaletsizliğe karşı isyan ediyordu.
O, tıp bilgisini ve yeteneklerini kullanarak insanların sağlık sorunlarına çözüm olmak istiyordu.
Fakat yasalar ve toplumsal baskılar, onun bu amacına ulaşmasının önündeki en büyük engeldi.
Ama kahramanımız pes etmedi pek tabii ki!
Agnodice Hekim Olma Konusunda Kararlıydı
Agnodice cesurca ve bir o kadar da çılgınca bir karar alarak hastalara yardım etmek için kimliğini gizleme yolunu seçer…
Saçlarını kısa kesip erkek kıyafetleri giyerek,
Mesleğini bir erkek hekim olarak icra etmeye başlar.
Kısa sürede,
Onun bilgeliği ve şefkati tüm hastalara umut olur.
Bir gün Atina sokaklarında yürüken bir kadının doğum sancısı çektiğine şahit olur.
Kadının çığlıklarını duyduğu anda ona yardım etmek için müdahale eder,
Ancak,
Onu erkek sanan kadın, çok acı çekmesine rağmen Agnodice ‘in kendisine dokunmasını istemez.
Bunun üzerine kimse görmeden kıyafetlerini çıkarır ve hastasına bir kadın olduğunu kanıtlar.
Bu şekilde kadının bebeğini doğurmasına yardım eder.
Agnodice İçin Sıkıntılı Günlerin Başlangıcı
Bu hikâye Atinalı kadınlar arasında inanılmaz bir hızla yayılır ve böylece tüm hasta kadınlar tedavi olmak için Agnodice ‘i tercih etmeye başlar.
Lakin onun başarısını kıskanan ve artık daha az hasta tarafından tercih edilen erkek doktorlar,
Bir erkek olduğuna inandıkları Agnodice ‘i hastaları baştan çıkarmakla suçlarlar.
Agnodice böylece mahkeme huzuruna çıkar.
Duruşma sırasında tüm yüz kızartıcı suçlamaları reddeder,
Ardından,
Bir kere de jürinin huzurunda kadın olduğunu kanıtlar.
Hastaları baştan çıkaran bir hekim olma suçundan berat eder etmesine de,
Ancak,
Agnodice hem yasakları çiğneyerek tıp okuduğu, hem de kadın olarak hekimlik yaptığı için ölüm cezası alır.
İyiler Asla Yalnız Değildir...
Haberi duyan Atinalıların eşleri (cezayı veren yargıçların eşleri de dahil) mahkemeyi çevreler,
Ve,
Eğer Agnodice ceza alırsa onlar da kendilerini öldürmekle tehdit ederler.
Eşlerinin ve diğer kadınların baskılarına dayanamayan yargıçlar cezayı bozar.
Buna mukabil,
O andan itibaren kadınların doktorluk yapmamasıyla ilgili yasa değiştirilerek,
Sadece kadın hastalara bakmaları koşuluyla kadınların da doktorluk yapmalarına izin verilir.
Böylece Agnodice ilk kadın doktor ve jinekolog olarak tarihe geçer.
İnancın İzinde...
Kadınlar, bilgi ve becerileriyle dünyayı değiştirebilir,
Ve,
Görüldüğü gibi toplumsal cinsiyet eşitliği için önemli bir rol oynarlar…
Umarım bu hikaye sizin için de bir ilham kaynağı olmuştur.
Cesur adımlar atarak dünyayı değiştirebileceğimizi hatırlamak hepimizin kolektif gücüdür.
Unutmayın,
Birlikte hareket ettiğimizde her engeli aşar,
Ve,
Tarihi değiştirebiliriz!!!
Aslına bakarsanız,
Agnodice ‘in gerçek bir kişilik mi yoksa halk hikâyeleri içerisinde oluşan kurgusal bir karakter mi olduğu tartışma konusudur.
En büyük kanıt Antik Yunanlı oyun yazarı Gaius Julius Hyginus ‘un kaleme aldığı metinlerdir.
Ancak,
Agnodice ruhu ve inancı taşıyanların arzu, istek, kararlılık ve cesareti toplumsal cinsiyet eşitliği için verilen mücadeleye önemli bir katkı sağlayacaktır…
