Anasayfa » Yazılarım » Evvel Zaman İçinde » Bayan Sus ve İntaniye, Asabiye, Nisaiyeli Geçmişe Methiyeler

BAYAN SUS VE
İNTANİYE, ASABİYE, NİSAİYELİ
GEÇMİŞE METHİYELER

Bayan Sus görselleri ile bezeli intaniye, asabiye, hariciye, nisaiye koridorlarını hatırlıyorsanız belli bir yaşın üzerindesinizdir...

Belli bir yaşın üzerindekiler sus işareti yapan hemşire, nam-ı diğer Bayan Sus görselini çok iyi hatırlayacaktır. Hani intaniye, asabiye, hariciye, nisaiye koridorlarını bezeyen fotoğraflar vardı ya işte ondan bahsediyorum….

Bayan Sus...

Belli bir yaşın üzerindekiler sus işareti yapan hemşire, nam-ı diğer Bayan Sus görselini çok iyi hatırlayacaktır;

Hani intaniye, asabiye, hariciye, nisaiye koridorlarını bezeyen fotoğraftan bahsediyorum.

Nasıl hatırlanmasın?

Bir dönem tüm sağlık kuruluşlarının neredeyse tüm duvarları onun fotoğraf ile kaplıydı,

Bu nedenle Bayan Sus resmi bir kuşağın bilinçaltına perçinlendi resmen.

Uzunca bir süre muhtemelen Atatürk’den sonra kendine duvarlarda en çok yer bulan görüntüden bahsediyoruz ne de olsa…

Biraz araştırdım,

Bayan Sus’un adı Dilek Tunca imiş,

Hanımefendi eski bir model,

Ve,

Bir röportajında o dönemde Türkiye’de bu işi profesyonel olarak yapan toplam 10-15 kişi civarında olduklarını söylüyor.

Bu tarihi öneme sahip fotoğraf ise 1976 yılında çekilmiş…

Dolayısı ile fotoğraf demişken,

Bu sözcüğün kökenine indiğimizde aslında ne olduğunu o kadar güzel anlatıyor ki…

Fotoğraf Kelimesinin Kökeni

Fransızca’dan aldığımız sözcüğün içinde Antik Yunanca’da “ışık” anlamına gelen photos ve “çizim, yazım” anlamındaki graphia kelimeleri var.⁣ ⁣

Sonuçta,

Fotoğraf kelimesi ile “ışıkyazar” demiş; ışığı madde üzerine kaydetmeyi kastetmiş oluyoruz.⁣ ⁣

Bayan Sus Dönemi Sanki Daha Bir Fiyakalıydı

Bayan Sus döneminin doktoru da hemşiresi de çok fiyakalıydı gerçekten,

Hele hele bir kont edasıyla salına salına yürüyen baştabipleri hiç sormayın…

Gerçi,

Fiyaka, dilimize Fransızca “fiacre” yani “bir tür at arabası” kelimesinden geçmiş.

Demek ki,

Günümüzde “gösterişli, cakalı” anlamında kullandığımız bu sözcük, eskiden at arabası olan kişilere yapılan bir yüceltme sıfatıymış.

Hastane koridorlarının Bayan Sus ’un egemenliğinde olduğu dönemde tıbbi terminoloji daha bir farklı, 

Bana kalırsa hatta daha da bir güzeldi…

Enfeksiyon Hastalıklarına eskiden “İntaniye” denirdi,

İntaniye kelimesi Enfeksiyon Hastalıklarına nazaran bence kulağa daha melodik geliyor.

Kelime kökenine indiğimizde “intaniye” Arapça “ntn” kökünden gelen “intān”, yani “kokuşma, çürüme” sözcüğünden türemiş.

Açıkçası bu açıklama bazıları için kelimenin eski cazibesinin azalmasına neden olmuş olabilir, 

Sonuçta sözcüğün kökeni budur…

Bayan Sus Yalnız Değildi...

Bayan Sus görselleri ile bezeli intaniye, asabiye, hariciye, nisaiye koridorlarını hatırlıyorsanız belli bir yaşın üzerindesinizdir...

Bayan Sus ile geçen dönemlerde,

Hastane koridorlarının efendileri olduklarını sandığım,

Bir şövalye kadar asil,

Ayrıyeten,

Genellikle hızlı adımlarla yürürken o esnada da etrafındaki kalabalığa her daim bir şeyler anlatan “Siyah Pelerinli Doktor Amcalar” vardı.

Ben kendimi bildim bileli doktor olmak istedim,

Lakin,

Kendimi beyaz önlükten ziyade, o siyah pelerinin içerisinde hayal ederdim…

Doktor olma hayallerim gerçekleşti vesselam,

Ancak,

Ben mezun olduğumda siyah pelerin giyen hekim kalmamıştı…

Geçmişin Afilli Branş İsimleri

Sadece intaniye değil,

Geçmişte kullanılan diğer tıp branşlarının isimleri de bana kalırsa tamamıyla çok renkli ve ahenkli,

Mesela dahiliye, hariciye, nisaiye, cildiye, asabiye…

Fonksiyonel ayrımın en net olduğu branşlar “dahiliye” ve “hariciye”,

İçerideki bir soruna ilaçla müdahale edilecekse “Dahiliye” yani İç Hastalıkları,

Yok mevcut sorunu çözmek için hasta açılıp bir şeylerin dışarıya çıkarılması gerekiyorsa “Hariciye“, bugünkü adıyla Genel Cerrahi…

Yaptığı işi adıyla ayan beyan açıklayan branşlar ise “Cildiye” ve “Asabiye”;

Cildiye dermatolojiye dönüşürken,

Asabiye‘nin adı ilk nöropsikiyatri oldu, ardından da nöroloji ve psikiyatri bölümleri olarak ayrıldı.

Oysa asabiye ne güzel isimmiş,

Kendini asabi hissediyorsam nereye gideceğimi sormama bile gerek yok…

Bana kalırsa isminden uzmanlığını çıkartmanın en zor olduğu branş “Nisaiye“…

Nisaiye, Arapça “Nisa” yani “kadın cinsiyet, kadınlar” sözcüğünden alıntı olup, 

Yine Arapça “Ans” kökünden gelen “ins” “insanoğlu, insanlar” sözcüğünün dişili ve çoğuludur.

Bingo..

Nisaiyecilere bugün Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı diyoruz…

Ancak,

Tüm bu eski terminolojiden günümüze kadar kullanımda kalabilen bir dahiliye, bir de cildiye oldu.

Son olarak bir de…

Eskiden mevcut olmayan,

Lakin artan ihtiyaca binaen açılması zaruri olan yeni bir bölüm var: CAHİLİYE POLİKLİNİĞİ!!!

Gayri değil duvarlara Bayan Sus fotoğrafı asmak, vesikalık resimlerinden oluşan duvar kâğıdı ile kaplasan fayda etmez…

Bu yazıyı paylaşabilirisiniz:

Bu yazıdan sonra “Bindik Bir Alamete, Gidiyoruz Kıyamete” güzel gider…

PaylaşıYorum'dan Haberiniz Olsun...

Yolculuğumda benimle yarenlik etmek ve yeni paylaşımlarımdan haberdar olmak isterseniz beni takip edebilirsiniz

Diğer 66 bin aboneye katılın

İlgili Yazılar:

PaylaşıYorum'dan Son Yazılar:

1 thoughts on “Bayan Sus ve İntaniye, Asabiye, Nisaiyeli Geçmişe Methiyeler”

  1. Geri bildirim: Kocaeli Okuyor / Anadolu'nun Stratejik Kapısı – DÜNYA NEDEN RENK KAYBEDİYOR?

Yorum bırakın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Scroll to Top